Bu sonucun ortaya çıkmasındaki en büyük etken, iletişimin imkânlarını milli ve manevi değerlerimizi tanıtacak, geliştirecek ve yeni nesillerin sahiplenmesini sağlayacak doğrultuda kullanma becerilerimizi ihmal etmemizdir. Hepimiz çok iyi biliyoruz ki, modernizm sonrasında düşünce dünyamızın birey merkezli inşa edilmesinde başat rol oynayan teknoloji, hayatımızı kolaylaştırıp bizlere kendimizi geliştirmek ve birbirimize daha çok zaman ayırabilmek imkânını tanıyacağına, insanlığı kendine mahkûm etmekte, mahkûmlarını kendi zihin dünyalarında kalabalıklar içinde yalnızlaştırmaktadır.
O halde çözüm nedir?
Toplumu iç içe geçmiş çemberler şeklinde düşündüğümüzde, ilk çemberi sadece bireyden ibaret görmeyip aileyi de buna kattığımızda tedaviye başlamış olacağız. Bunun olumlu sonuçlarını almak için vakit kaybetmeden çevre/mekân ve zaman algılarındaki bozuklukları tüm gücümüzle gidermek zorundayız. Bunun en kestirme yolu, sayısız etkileşimlerin meydana geldiği, bireylerin tutum ve davranışlarıyla kimliklerini oluşturduğu, aidiyet duygusunu pekiştirdiği veya kaybettiği yaşam pratikleri içinde ailemize yer açmamızdır.
İşte bu amaçla herkesi sımsıcak aile ortamında her gün 21.00-21.30 saatleri arasında evde kitap okuma saati uygulaması başlatmaya davet ediyoruz." ifadelerine yer verdi.
Hatırlatma 'Kitap ihtiyacı olan vatandaşların derneğimizle iletişime geçmeleri halinde yardımcı olunacaktır.'
28.12.2020 19:36:00