Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan ile Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Halitpaşa Mahallesi'nde 7 bin metrekare alan üzerinde bin 200 metrekare kapalı alana sahip halk arasında 'Kanlı Tabya' olarak bilinen Harp Tarihi Müzesi'nin açılışını yaptılar.
1828 yılında Rusların bir gece baskını esnasında bu tabya içerisinde bulunan bütün askerlerin şehit edilmesi üzerine halk arasında 'Kanlı Tabya' olarak kalan binanın açılışına Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Milletvekili Dr. Yusuf Selahattin Beyribey, Vali Rahmi Doğan, Belediye Başkanı Murtaza Karaçanta, Rektör Prof. Dr. Sami Özcan, AK Parti İl Başkanı Adem Çalkın, Kültür Müdürü Hakan Doğanay, Müze Müdürü Necmettin Alp ve daire amirleri katıldı.
Teknolojik olanaklar kullanılarak tasarlanan projede, görsel efektler, interaktif kurgular ve ses efektleriyle yakın tarihimizde cereyan eden olayların bir kez daha canlandırıldığı Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi'ndeki sonsuzluğa giden bir ışık kervanı, görsek ses efektlerin yer aldığı bölümler gezildi. Ayrıca, tabya içerisinde bulunan revir, ameliyathane ve mutfak bölümlerinde gerçeği aratmayan dizaynlar, asker maketlerinin bulunduğu alanlar görüldü. Yaralı askerler, ameliyat edilen askerler ve kovuşta istirahata çekilen askerlerin mektup okuması, düşünmesi ve dolaşmasının anlatıldığı görseller ziyaretçileri de duygulandırdı. Yine o günlerde tabya içerisindeki iaşelerinin karşılanması için bulunan mutfakta çalışan askerlerin görüntüleri ve yine o dönem kullanılan malzemeler; heybesinden, güğümüne mısır, biber, kuru soğan, patates ve yumurtalar, kovuştaki askerlerin bazılarının yaralı halde gezinmesi, bazılarının mektup okuyor bazılarının da düşünür haldeki görselleri katılımcıları adeta o günlere götürdü.
BAKAN ARSLAN: ECDAT BOŞUNA KAN DÖKMEMİŞ, ŞEHİT OLMAMIŞ
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan açılışın ardından düzenlenen programda yaptığı konuşmada, "Kars'ın tarihi dokusuna bakıldığında birçok şehrin sahip olmak adına belki de can atacağı binlerce değeri bulunmakta. O kadar kıymetli ki bin yıllardır hep birilerinin gözü bu coğrafya üzerinde olmuş, hep birilerinin gözü Asya ile Avrupa arasında geçiş noktası olan, Afrika ile Balkanlar'ı, Kafkaslar'ı, Ortadoğu'yu birbirine bağlayan köprü konumundaki bu ülkenin üzerinde hep birilerinin gözü, hep emelleri olmuş. Birincisi, bin yıldır bu coğrafyada sadece Kars'ta 1,5 milyon şehit verildiği söyleniyor. Nitekim bundan 100 sene önce Sarıkamış'ta 90 bin ecdat şehit olmuş. İkinci boyutu ise niye dünyanın gözü Türkiye'nin ve bu coğrafyanın üzerinde? Büyüyen, gelişen, yükselen Türkiye'nin yolunu kesmek adına, bu kutlu yürüyüşün liderinin önünü kesmek adına dünya niye el ele vermiş de üzerimize geliyor? Bunu da gençlerimize iyi anlatmamız lazım. İşte bu coğrafya bu kadar kıymetliyken, dünya için köprü konumundayken biz anlıyoruz ki ecdat boşuna kan dökmemiş, şehit olmamış. Bu kadar kıymetli bir coğrafyada Serhat'ta bekçilik yapmak da önemli. Ama biz sorumluluk alanlar, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde diyoruz ki evet ecdat bu toprakları kanını dökerek bize vatan olarak bırakmış, bugün de polisimizle, askerimizle, güvenlik korucumuzla yine vatan olarak gelecek nesillere bırakmak için şahadet şerbeti içmeye hazırız. Gençlerimiz, fidanlarımız ister içeride ister dışarıda şahadet şerbeti içmeye devam ediyorlar. Allah onların hepsinin mekanlarını cennet eylesin.
Geçmişini doğru bilmeyenlerin geleceğini sağlıklı kurma şansı yok." dedi.
BAKAN KURTULMUŞ:
Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş da, ülkemiz üzerinde oynanan büyük oyunu görmemiz gerektiğini söyleyerek, "Büyük oyunu görmezsek, Ortadoğu'da Türkiye'de neler olduğunu anlamamız mümkün değildir. Büyük resim, bir asır sonra bu coğrafyayı bir kere daha bölmektir, paramparça etmektir. Suriye'de yaptıkları gibi, Irak'ta yapmaya çalıştıkları gibi. Kars'ta, Osmanlı Devleti tarafından doğu sınırlarının korunması için yapılan, Osmanlı-Rus Savaşı'nda bir tabur askerin şehit olması nedeniyle literatüre "Kanlı Tabya" olarak geçen ve restore edilip "Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi"ne dönüştürülen tabyanın açılışını yapmış bulunmaktayız. Türkiye'nin çok önemli bir toprak parçasında bulunuyoruz. Anadolu denilen bu coğrafyada tarih, kültür, medeniyet bakımından büyük hazinelerin yer aldığını unutmamak gerek. Dünyanın hiçbir tarafında böyle bir ülke yok. Bir tarafta Göbeklitepe, bir tarafta Efes var. Bir tarafta Eshab-ı Kehf, bir tarafta Hazreti Mevlana, Eyyüp Sultan Hazretleri, Ebü'l-Hasan Harakani Hazretleri var. Böylesine mübarek bir zenginliğin üzerinde oturuyoruz. Troya'dan Osmanlı'ya kadar bu coğrafyada 24 büyük medeniyet gelmiş ve geçmiş. Her birisinin eserleri var. Sadece fiziki eserler anlamında söylemiyorum. Günlük hayatımızın içerisinde bugün bile devam ettiğimiz, bugün bile sürdürdüğümüz birçok izleri var. Bu anlamda Anadolu topraklarının, Trakya ve hatta çok daha geniş bir gönül coğrafyasının zengin bir arşiv olduğunu bilmek gerek." diye konuştu.
TÜRKİYE'NİN GÖNÜL COĞRAFYASI 780 BİN KİLOMETREKARELİK ALANLA SINIRLI DEĞİLDİR
Dünyanın en zengin arşivine sahip ülkemiz olduğuna da vurgu yapan Kurtulmuş, "Dünyanın en önemli arşividir, dünyanın en zengin kütüphanesidir. Burada farklı tarihi kültürel değerleri hep beraber bir arada buluyoruz ve bunları sonraki nesilleri öğretmek için canla başla gayret sarf ediyoruz. Türkiye'nin gönül coğrafyası 780 bin kilometrekarelik alanla sınırlı değildir. Gönül coğrafyası Afrika'nın uçlarına, Doğu Afrika'ya, Orta Afrika'ya, Güney Afrika'ya, Batı Afrika'ya, Asya'nın içlerine kadar uzanmıştır. Ne buradaki Kanlı Tabya laf olsun diye onarılıyor ne de Darfur'daki Sultan Ali Dinar'ın sarayını laf olsun diye onarmıyoruz. Hatıralara sadece saygı olsun diye de değil. Bu hatıraları canlandırıp, yeniden bu geniş coğrafyanın birliğini, beraberliğini, vahdetini, bu milletin yeniden gücünü, asaletini, kudretini ve saffetini ortaya koymak için bunları yapıyoruz. Buradan genç nesillerimiz inşallah dersler alacaklar. Kanlı Tabya'da yaşananları hatırlayacaklar. Niçin bu cephelerin açıldığını, niçin bu milletin üzerine saldırıldığını, bugün niçin saldırıldığını anlamak için öğrenecekler. Oyun hiç değişmedi. Koskaca Osmanlı cihan devleti bir zamanlar 20 milyon küsur kilometrekare. Savaşa girmeden öncesi en son hali 4,5 milyon kilometrekare, 20 yılda 780 bin kilometrekareye düştü, paramparça edildi." şeklinde konuştu.
7,5 MİLYAR BÜTÜN İNSANLIK ALEMİNDEN SORUMLUYUZ
Bakan Kurtulmuş daha sonra şunları söyledi:
"Şimdi istiyorlar ki kalan bu parçalar da dağılsın. Büyük oyunu görmezsek, Ortadoğu'da, Türkiye'de neler olduğunu anlamamız mümkün değildir. Büyük oyunu, büyük resmi şöyle düşünün; küçük parçalardan oluşan büyük bir puzzle, her parçası başka bir şey. Ama her parçayı yerine koyup, büyük resmi gördüğünüz zaman, büyük resim bambaşka bir şey. Büyük resim, bir asır sonra bu coğrafyayı bir kere daha bölmektir, paramparça etmektir. Suriye'de yaptıkları gibi. Irak'ta yapmaya çalıştıkları gibi. Türk'ü, Kürt'ü, Arap'ı, Acem'i, diğerini, herkesi birbirine kalıcı olarak düşman kılmaktır. Büyük oyun, Sünni'nin, Alevi'nin, mezhebi ve meşrebi birbirinden farklı olan insanları maalesef birbirinden kalıcı olarak ayırmaktır. Güçlü ve büyük bir Türkiye olarak, bu oyunu bozmamızı istemiyorlar. Biz de güçlü ve büyük bir Türkiye olarak bu oyunu bozacağız ve bu bölgenin daha fazla parçalanmasına müsaade etmeyeceğiz. Büyük bir kültürel hazinenin üstünde oturuyoruz. Bu hazinenin üstünde oturmak bize sorumluluk ve büyük bir şuur veriyor. Bize sadece Kars'ta ve Türkiye'de yaşayan 80 milyon vatandaştan değil, 1,5 milyar Müslüman coğrafyasında yaşayan insanlardan, hatta 7,5 milyar bütün insanlık aleminden sorumluyuz. Asırlardır atalarımızın yaptığı gibi hakkı, hukuku, adaleti, barışı ne pahasına olursa olsun sağlamak için mücadele edeceğiz. En büyük gücümüz, kültürümüzdür, coğrafyamızdır, tarihimizdir, üstünde oturduğumuz bize bahşedilmiş olan bu cennet vatandır. Bütün şehitlerimizi rahmetle anıyoruz."
Bakanlar Arslan ve Kurtulmuş müzeyi gezdikten sonra "Kars Antlaşması"nın ardından Rus heyetince dönemin Kolordu Komutanı Kazım Karabekir'e hediye edilen "Beyaz vagon" da incelemelerde bulundular.
Kaynak: Kafkas Haber Ajansı / Bedir Altunok
26.11.2017 12:18:10